© Qudra Programme

Mülteci Dostu Belediyeler Konferansı

Son rakamlara göre 3.2 milyondan fazla Suriyeli Türkiye'de geçici koruma altında yaşamakta ve bu bireylerin %10'u kamplarda barınmaktadır. Bu durum, merkezi hükümet, belediyeler ve kamu kuruluşlarını, hem mültecilere hem de ev sahibi toplulukların üyelerine sağlık, eğitim ve sosyal yardım gibi kamu hizmetlerinin sağlanmasında büyük zorluklarla karşı karşıya bırakmaktadır.

Hem zorlukları hem de toplulukların, kurumların ve sistemlerin dayanıklılığını mülteciler ve ev sahibi kuruluşlara odaklanarak güçlendirmede Türkiye'deki belediyelerin benimsediği iyi ve yenilikçi uygulamaları belirlemek amacıyla Qudra Programı, UCLG-MEWA işbirliği ile Türkiye'de mülteci nüfusunun fazla olduğu beş belediyeye Aralık 2016'da bir saha gezisi düzenledi. Saha gezisinin sonuçlarından yola çıkılarak, Türkiye'deki belediyelerin mülteci ev sahipliğini yönetme konusundaki övgüye değer çabaları listelenerek, ihtiyaç ve beklentilerin belirlenmesi sağlandı. Bu doğrultuda bütün belediyeler, göç yönetimi konularında sürmekte olan teknik ve mali destek ihtiyaçlarını dile getirerek, Qudra tarafından sağlanan ortak tartışma platformunda bilgi, tecrübe ve en iyi uygulamalara yönelik paylaşımlarda bulunmak üzere bir araya geldiler.

Ortak zorlukların üstesinden gelebilmek için güç birliği

Bu doğrultuda Qudra programı, 24 Mayıs 2017'de Ankara'da düzenlenen ‘Mülteci Dostu Belediyeler Konferansı’nda açılışı yapılan "İkiz Şehir Öğrenme Ağı"nı başlatarak bir ilke imza attı. Etkinlik, Engagement Global / Service Agency Communities in One World ve Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) işbirliğinde ve Birleşik Kentler ve Yerel Yönetimlerin (UCLG-MEWA) sağladığı teknik destekle hayata geçirildi. Açılış konferansına, aralarında Türkiye Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, BM örgütleri ve Türkiye ile Almanya'daki 45 belediyeden gelen temsilcilerin de bulunduğu yaklaşık 110 katılımcı katılım gösterdi.

Konferans, Türkiye ve Avrupa'daki belediyelere en iyi uygulamaları ve tecrübelerini paylaşacakları bir platform sağlayarak, Suriyeli mülteci hareketini ve mültecilerin ev sahibi topluluklara entegrasyonu ile ilgili konulardaki bilgi alışverişini ve diyaloğu güçlendirdi. Konferansta konuşulan birçok konunun arasından, mültecilerin katılımı için ilgili belgelerin belediye hizmetlerinin planlanması aşamasına dahil edilmesinin gerekliliği ve zorluğu, en önemli ve dikkat gerektiren konu oldu. Bunun sebebi, hem Türkiye'de hem de bazı Avrupa ülkelerinde mültecilerin hukuki statüleri açısından katedilen son gelişmelere rağmen mültecilerin politik katılım mekanizmalarına etkin bir şekilde dahil edilmelerine yönelik ilgili mekanizmaların yapılandırılmasının hala bir güçlük oluşturmaya devam etmesi şeklinde tartışıldı. Bu güçlüğün, ev sahibi topluluklar ve yeni gelenler arasındaki diyalog, geçim kaynaklarına erişim, barınma, eğitim, sağlık, kara verme süreçlerine/politik mekanizmalara katılma ve sosyal/sivil uyum gibi kesişen konuları ve alt kategorileri bulunuyor.